Afrikalılar için açtı,Türkler kuyruk oldu!

Türkiye, yabancılar için cazibe merkezi olmaya devam ediyor. Dünyanın dört bir köşesinden insanlar, iş ve eğitim umuduyla Türkiye'ye geliyor. Türk Hava Yolları’nın artan seferleri sayesinde gelenler arasında önemli sayıda Afrikalı da var. Türkiye’ye yerleşen Afrikalılar, farklı bir sorunla karşı karşıya: Saç yapılanna alışık berber veya kuaför bulamıyor,istediği saçı yaptıramıyor.

Bu durumu fark eden Nijcryalı bir girişimci, Istanbul’da saçlara Afrika esintisi getirmeye karar vermiş. İsmi Faedlat...Bize bu kadanm söylemekle yetmiyor.Milliyetin haberine göre Faedlat,Kurtuluş son duraktan Dolapdere'ye inen meşhur dik yokuşun ortasında yer alan Ibiza Kuaför’ün sahibi. Kızıyla birlikte hem Afrikalılara özgü saç ınodelleri yapıyor, hem de “bizimel yapımız farklı” diyerek Afrikalı erkek ve kadınlara manikür pedikür hizmeti sunuyor. Türkçe’yi çok iyi öğrenmiş, gittiğimizde, “Buyurmaz mısınız?” diye bizi kahvaltı sofrasına davet ediyor.

TÜRK GENÇ KIZLARI ÖRGÜYE GELİYOR

İbiza Kuaför’ün tek müşterisi Afrikalılar değil. Bir çok Türk kadını, Afrikalıların saçlarına özenir... Örgüler, rastalar, farklı renkler, kesimler. Faedlat, Türk müşterilerin ilgisinin giderek arttığını anlatıyor. Bu ilgiyi daha da artırmak için evlere broşür dağıttığını söylüyor. Afrikalılar ise zaten dükkanı biliyor. Faedlat Türk müşterilerin örgü modelleri tercih ettiğini söyleyerek, ‘ Belki dikkat ediyorsunuz, özellikle rasta hep moda. Gençler çok seviyor. Örgümüz bize özgü. Herkes kolay kolay yapamaz”

SIRA SIRA CALL SHOP

İstanbul’da Kurtuluş, Tarlabaşı hattı genellikle Türkiye’ye yerleşmeye gelen yabancıların ilk tercihi.Bunu fırsat bilen girişimciler, yabancılara yönelik pek çok dükkan açmış. İbiza Kuaför’ün birkaç bina üstünde Pipa Kuaför de daha çok Afrika kökenli müşterilere kuaförlük hizmeti veriyor. Bir üst sokakta Afrika’ya özgü yemeklerin yapıldığı restoran ve yurtdışına aramaların uygun fiyata yapıldığı sıra sıra cali shop’ var. Suriyeliler başta olmak üzere Ortadoğu’dan gelenler de burada hayata tutunuyor. Kuaförleri, restoranları var. Genelde Araplar çalışıyor. Bölgedeki esnafın vitrininde Arapça açıklamalara rastlamak mümkün.

HAYATIMI SEVİYORUM’

Faedlat, Türkiye’yi ilk kez 1990’lı yıllarda Istanbul’a gelen bir akrabasından duymuş. Yaşam koşulları hakkında dinledikleri hoşuna gidince bavulunu toplayıp yola koyulmuş. Şöyle anlatıyor: “Nijerya’da yaşam zor. Kuaför için elektriğe ihtiyaç var. Ama orada elektrik çok. Burada şartlar iyi.” Faedlat işi kitabına uygun yapma konusunda titiz. Türkiye’de resmi kuaförlük belgesi almış, vergilerini de eksiksiz ödediğini anlatıyor. Faedlat, “Resmi işler çok. Nerede ne yapılır, zor buluyorum. Bizim gibi dükkanlar için vergi fazla. Bazen daha çok devlete çalışıyor hissediyorum. Yine de olsun. Burayı da, insanlarını da, yeni hayatımızı da çok seviyoruz” diyor.