Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para Sıfırcı Hoca uyandı! - Para Haberleri

        Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poors (S&P), Türkiye'nin yerel para cinsi notunu yatırım yapılabilir seviyeye çıkardı. Alınan karara göre Türkiye'nin notu BB(+)'dan BBB(-)'ye yükseltildi. Türkiye'nin not görünümü ise pozitif olarak belirlendi.

        İki kademelik not artırımı gerçekleştiren S&P, böylece Türkiye'yi TL bazında yatırım yapılabilir ülkeler kategorisine çıkaran ilk reyting kuruluşu oldu.

        S&P Türkiye'ye en son 1992 yılında BBB notu vermiş, sonrasında Türkiye'nin notu bir daha asla yatırım yapılabilir seviyeye çıkmamıştı.

        Türkiye'nin döviz cinsi notu ise halen yatırım yapılabilir seviyenin altında. S&P notun daha güçlü mali tablo ve sosyal güvenlik reformlarıyla artacağı mesajını verdi.

        Kuruluş, Türkiye'nin yerel para cinsinden kısa vadeli kredi notunu ''B''den ''A-3''e yükseltirken, ülkenin döviz cinsinden uzun vadeli kredi notunu ''BB'', kısa vadeli kredi notunu da ''B''de bıraktı.

        Kuruluştan yapılan açıklamada, ülkenin kredi notunun artırılması kararının, Türkiye'nin finansal sistemindeki iyileşmenin devam etmesi, ülkenin mali sektöründeki toparlanma ve derinlik kazanan yerel piyasalara ilişkin görüşlerini yansıttığı ifade edildi.

        S&P, Türk bankacılık sisteminin yeterince sermayelendirildiğini ifade ederek, devletin, kamu bankalarındaki paylarını azaltmasını beklediklerini belirtti.

        Kuruluş, ülkenin yerel ve yabancı para cinsinden kredi notları arasındaki farkın, Standard and Poor's'un merkezi hükümet kredi kriterlerini Haziran ayında revize etmesinden kaynaklandığı vurguladı. Bu kriterler, merkez bankalarının bağımsız para politikaları uygulamasını, dalgalı döviz kuru rejimini ve yerel borçlanma piyasalarının derinliğini yansıtıyor.

        S&P, bu yıl ekonomisi yüzde 6 oranında büyümesi öngörülen Türkiye'nin GSYH'sindeki büyümenin 2012-2014 döneminde yaklaşık yüzde 3'ün biraz üzerinde gerçekleşmesi beklentilerine karşın hükümetin, net genel hükümet borcunun gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranını 2014 yılına kadar yaklaşık yüzde 35 seviyelerine getirmeye yönelik taahhütlerine bağlı kalacağına inandıklarını ifade etti.

        S&P, bu yıl merkezi hükümetin faiz dışı fazlasının GSYH'nin yüzde 1'ini hafif aşacağı tahmininde bulunarak, ülkenin cari işlemler açığının ise bu yıl GSYH'nin yüzde 10'u seviyesinde olmasının beklendiğini kaydetti.

        Kuruluş ayrıca, ülkenin yerel ve döviz cinsi kredi notlarının görünümünün ''pozitif'' olarak belirlenmesinin, notların önümüzdeki dönemde daha da artacağına işaret ettiğine dikkati çekti.

        Ülkenin kredi notlarının gelecekte artırılmasının, ekonominin beklendiği gibi soğumasına, cari işlemler açığının azaltılmasına ve yurtiçi kredi büyümesinin mali hesaplar ya da finansal sektör istikrarını etkileyebilecek kötü bir etki yaratmadan yavaşlayabilmesine bağlı olduğu vurgulandı.

        Kuruluş, daha derin bir sosyal güvenlik reformunun daha güçlü bir mali performansa yol açması halinde de Türkiye'nin kredi notunun artırılabileceğine işaret ederek, Türkiye'nin dış finansman ihtiyacını azaltacak ya da hükümetin mali hesaplarını kuruluşun mevcut beklentilerinin ötesinde azalatacak bir düşüş yaşanması durumunda ülkenin kredi notunun mevcut seviyelerde kalabileceğine vurgu yaptı.

        BORSA UÇUŞA GEÇTİ!

        Kredi derecelendirme kuruluşundan gelen bu iyi haberle birlikte İMKB 100 Endeksi 3 bin 500 puandan fazla artarak 61 bin 721,84 puana kadar yükseldi. Dolar kuru ise hızla 1.80 liranın altına gerileyerek 1.76 lira seviyesine kadar çekildi. Gösterge faiz yüzde 7.86 sevieysine indi. Dolar daha sonra bir miktar daha yükselerek 1.78 seviyelerine çıktı. Gün sonunda İMKB'deki artış yüzde 5.10 olurken kapanış 60.889'dan gerçekleşti. Dolar kuru ise borsanın kapandığı dakikada 1.79 lira sınırında bulunuyor.

        Öte yandan, kredi notu BBB- olan 7 ülke daha bulunuyor. Bunlar Kolombiya, Hırvatistan, İzlanda, Fas, Panama, Portekiz ve Tunus.

        HÜKÜMETTEN İLK YORUM!

        Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, S&P'nin Türkiye'nin notunu artırma kararıyla ilgili, ''Aslında çok daha iyi olması lazım, çok daha yüksek bir kredi notuna Türkiye'nin ulaşması lazım... Bunun devam edeceğini düşünüyorum, devam etmesi de gerekiyor'' dedi.

        Ergün, kredi derecelendirme kuruluşu S&P'nin Türkiye'nin notunu artırmasına ilişkin, ''Kredi derecelendirme kuruluşları S&P de dahil olmak üzere Türkiye'ye karşı hep cimri davrandılar. Bu not artışı Türkiye'nin göstermiş olduğu yüksek performanstan kaynaklanıyor. Artık bir nevi güneş balçıkla sıvanmıyor'' değerlendirmesini yaptı.

        ÇAĞLAYAN: TÜRKİYENİN HAKKIYDI

        Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's'un (S&P), Türkiye'nin ''BB '' olan yerel para cinsinden kredi notunu ''BBB-''ye yükseltmesi ve kredi not görünümünü ise ''pozitif'' olarak belirlemesini, Türkiye'nin hakkı olarak değerlendirdi.

        Çağlayan, ''Geç verilmiş olan bir haktır. Bunların daha fazla artacağını hep birlikte göreceğiz. Çünkü biz, işimizi biliyoruz, ne yaptığımızı biliyoruz'' dedi.

        Bakan Çağlayan, İstanbul Sanayi Odası heyetini kabulünün ardından gazetecilere, S&P'un Türkiye'nin notunu artırmasını değerlendirirken, bundan sonra kredi derecelendirme kuruluşlarının geçmişte Türkiye'ye karşı yapmış oldukları cimriliklerini bir kenara bırakarak, Türkiye'nin hak etmiş olduğu bu açıklamaları, bu dereceleri layıkıyla vereceğini umduğunu söyledi.

        Not artırımının, ''Türkiye'nin yatırım yapılabilir ülke olma özelliğinin'' ortaya çıkması anlamına geldiğinin altını çizen Çağlayan, şöyle devam etti:

        ''Türkiye, artık, ortalama yılda 15-20 milyar dolar yabancı doğrudan yatırım alabilecek bir seviyeye geldi. Yeni Teşvik Sistemi'yle beraber, yatırım destek mekanizmasının oluşturulması, her alanda yapılan reformlar, bu dönem yapılacak mikro reformlar ve ülkenin siyasi istikrarı, dünya ekonomisinde hak etmiş olduğu ve almış olduğu yeri, üst üste koyduğumuzda kısa bir süre sonra ülkemiz, neden yılda 50 milyar dolar doğrudan yabancı sermayenin geldiği bir ülke olmasın? Bunları da göreceğiz. Çünkü, bu konuda Türkiye, dünyada yıldızı sürekli ve süratli parlayan bir ülke haline geldi.''

        ''İYİDİR EVET, AMA YETMEZ''

        Çağlayan, not artırımının borsayı ciddi bir şekilde zıplatacağını, döviz üzerinde etkisi olacağını belirterek, not artırımının, Türkiye'nin doğrudan yatırımların yapılabilir en önemli ülkelerden biri olduğunun göstergesi olduğunu söyledi. ABD, İtalya gibi dünyanın bir çok ülkesinin notunun düşürüldüğünü hatırlatan Çağlayan, şöyle konuştu:

        ''Bu, yatırım fonlarının Türkiye'ye gelmesini ciddi manada sağlayacaktır. Yatırım fonları Türkiye'ye gelmeye başladığında, Türkiye'ye gerek yerli, gerek yabancı yatırım yapma imkanını, finansman desteğini sağlayacaktır. Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarı ile bugün elde ettiği başarılar ve bugün dünyada parlayan yıldız özelliği, tüm dünya tarafından görülüyor, biliniyor. Ümit ediyorum bunlar, daha fazla artarak devam edecek. Önümüzdeki günler, Türkiye için, bazı olumlu haberlerin gelmeye devam edeceği bir süreç içinde olacaktır. Tahmin ediyorum ki diğer derecelendirme kuruluşları da bu noktada gerekli açıklamaları yapacaktır.

        İyidir evet, ama yetmez diyorum. Daha Türkiye'nin bu konuda hakkının verilmesi gereken çok nokta var. Türkiye bunları hak etmiştir. Türkiye fazlasını hak etmiştir. Bunlar Türkiye'nin yatırım kabiliyetinin, yatırım kapasitesinin artışının göstergesi, öncü göstergesi. Yatırım arkasından, istihdam, üretim, ihracat getirecek. Türkiye'nin bir yerde başımızın belası olan ama kader olmayan cari açık meselesinin çözümünde de çok ciddi imkanlar sağlayacak. Bizim Türkiye'ye beklediğimiz daha geniş perspektifteki yatırımların Türkiye'ye biraz daha erken gelmesini sağlayacak, bu bir başlangıç.''

        İŞ DÜNYASI KARARI NASIL KARŞILADI?

        "GECİKMİŞ BİR KARAR"

        Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Üyesi ve Sanayi, Hizmetler ve Tarım Komisyonu Başkanı Ali Kibar, ''Esasında verilmiş olan bu karar, gecikmiş bir karardır. İş dünyası olarak Türkiye'nin yatırım yapılabilir bir seviyeye kısa sürede gelmesini bekliyoruz'' dedi.

        Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Ali Kibar, not artırım kararıyla ilgili şunları söyledi:

        ''Esasında verilmiş olan bu karar gecikmiş bir karardır. İş dünyası olarak Türkiye'nin yatırım yapılabilir bir seviyeye kısa sürede gelmesini bekliyoruz. Diğer ülke notlarıyla mukayese ettiğimizde, Türkiye'nin bunu çoktan hak ettiğini söylemek gerekir. Bölge coğrafyasına baktığımızda, bizden çok daha iyi kredi notları alan ülkelerin mevcut durumlarıyla kendi ülkemizin durumunu ve notunu karşılaştırdığımızda bu fark gayet iyi anlaşılıyor.''

        Kibar, Türkiye'nin sağlam, sürdürülebilir bir ekonomik yapıya sahip olmasının ülkeye gelecek yabancı yatırımcılar için de ''güvenilir bir liman'' olma özelliği yaratacağını ifade etti.

        Uluslararası kredi kuruluşlarının kredi reytinglerinin finansman maliyetlerine de mutlaka yansıdığının altını çizen Kibar, not artırımıyla birlikte uluslararası para bulunurluğu konusunda gerek Hazine'nin gerek iş dünyasının daha uygun maliyetlerle borçlanma yapabileceğini söyledi.

        "TÜRKİYE BUNU ÇOKTAN HAK EDİYORDU"

        Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Standard and Poors'un (S&P) Türkiye'nin notunu artırım kararına ilişkin değerlendirmesinde, diğer problemli ülkeler gözönüne alındığında Türkiye'nin bunu çoktan hak ettiğini kaydetti.

        Özilhan, not artırımına ilişkin yaptığı açıklamada, kararı çok iyi bulmakla birlikte, geç alınmış bir karar olarak yorumladığını belirtti.

        Kararın Türkiye'nin önünü açacağını, yeni yabancı sermayenin gelmesini hızlandıracağını dile getiren Özilhan, ''Diğer problemli ülkeleri gözönüne aldığınızda, Türkiye bunu çoktan hak ediyordu. Türkiye, bu kararla yatırım yapılabilir bir ülke sınıfına geçecektir'' diye konuştu.

        Dünyada çok likit olduğuna işaret eden Özilhan, ''Bu likit, bu para yatırım yapacak yer arıyor. Getirisi yüksek yer arıyor. Türkiye, yatırım yapılabilir ülke konumuna geldiği zaman, muhakkak yabancıların bu yöndeki ilgisini daha fazla çekecektir'' dedi.

        "AVRUPA ZOR DURUMDAYKEN NOTUN YÜKSELMESİ ÇOK DAHA ÖNEMLİ"

        Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, S&P'nin not artırımı kararının Türkiye ve iş dünyası açısından çok olumlu olduğunu vurgulayarak, ''Avrupa ülkeleri bu kadar zor bir durumdan geçerken, bizim notumuzun yükselmesi Türkiye için çok daha önemli...'' dedi.

        Türkiye'nin notunun yükselmesi sayesinde daha ucuz kredi kullanabilecek duruma geleceğini Zorlu, Avrupa ülkelerinin içinde bulunduğu duruma dikkati çekti.

        Zorlu, ''Avrupa ülkeleri bu kadar zor bir durumdan geçerken, bizim notumuzun yükselmesi Türkiye için çok daha önemli. Önceden Avrupa'da hafif bir şeyler olduğunda bizde yer yerinden oynuyordu. Şimdi ise Avrupa bu haldeyken, Türkiye'nin notunun yükselmesi gerçekten ülke için çok olumlu'' yorumunu yaptı.

        Not artırımıyla yabancı sermaye gelişinin de hızlanacağının altını çizen Zorlu, ''Para nereye gider? istikrarın olduğu yere gider. İstikrarın olduğu bir yerde tabii ki ekonomi iyi, gidişat iyi olacaktır. Yabancı sermayenin gelmesi, yatırımcıların gelmesi bu istikrara olumlu katkı sunacaktır'' şeklinde konuştu.

        "İTİCİ BİR GÜÇ OLACAK"

        Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, S&P'nin Türkiye'nin notunu artırma kararıyla ilgili, ''Bu puan artışı yurt dışında yatırım yapmak için böyle bir hamleyi bekleyen ülkeler ve yatırımcılar açısından oldukça önemli bir işaret olacaktır'' dedi.

        Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's (S&P), Türkiye'nin ''BB '' olan yerel para cinsinden kredi notunu ''BBB-''ye yükseltmesine ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada Vardan, bu kararın kendileri açısından şaşırtıcı bir karar olmadığını kaydetti.

        Vardan, kendileri açısından şaşırtıcı olanın bu notun, diğer ülkelerin notu düşürüldüğü halde Türkiye'nin notunun geç yükseltildiği konusu olduğunu belirterek, ''Özellikle gelişmiş ülkelerdeki ekonomik kriz hala devam ederken, hala onlar krizden nasıl çıkacaklarının cevabını vermemişlerken Türkiye'nin gösterdiği büyüme rakamlarını göre göre bize bu notun verilmesinin gecikmiş olması bizim için şaşırtıcı''

        Türkiye özellikle 2011 yılının ilk 6 ayında da göstermiş olduğu hızlı büyüme serisinin neticesinde bu notun daha üstünü almayı çoktan hak ettiğini ifade eden Vardan, şunları kaydetti:

        ''İlk başta esasında şükür yarabbi demek lazım. Biz MÜSİAD olarak da Türkiye'nin yatırımlar açısından güvenli bir liman olduğunu özellikle, bu sallantılı pozisyonda, Türkiye'nin güvenli bir liman olduğunu söylüyorduk. bir şekilde bunun ispatı oldu. Ben tahmin ediyorum bu puan yurt dışında yatırım yapmak için böyle bir hamleyi bekleyen ülkeler ve yatırımcılar için oldukça önemli bir işaret olacaktır. Ülkemizin gelişmesinin önünde bir ilave katkı sağlayacaktır.

        Bu not artırımını muhtemelen diğer kredi derecelendirme kuruluşlarına da örnek olacaktır ve onlardan da benzer not artırım haberleri alabiliriz diye düşünüyorum. Türkiye'nin ekonomideki gelişmesini inceleyen izleyen yatırımcılar, finansörler için bu önemli bir güven kaynağı olacaktır. Yatırım yapmak durumunda bekleyen firmaların yatırım kararı almasında itici bir güç olacaktır.''

        "KISA VADELİ FONLARIN YERİNİ UZUN VADELİ FONLAR ALACAK"

        İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, Standard and Poor's'un Türkiye'nin yerel para cinsinden kredi notunu ''BB ''dan ''BBB-''ye yükseltmesine ilişkin olarak, ''Notumuzun yatırım yapılabilir ülke seviyesine çıkması demek, uzun vadeli fonların ülkemize gelişinin kolaylaşması demek. Bu da cari açığın finansmanında nispeten kırılganlık yaratan kısa vadeli fonlar yerine uzun vadeli fonlar alacaktır ve cari açığın yarattığı kırılganlık derecesi azalacaktır'' dedi.

        Yalçıntaş, yaptığı açıklamada, S&P'nin Türkiye'nin notunun yükselttiğini ve not görünümünü de pozitif olarak belirlediğini, bunun da ''Türkiye yatırım yapılabilir ülkeler seviyesine çıktı'' manasına geldiğini söyledi.

        Uzun zamandan beri Türkiye'nin notunun düşük olduğunu, hak edilenin altında olduğunu söylediklerini dile getiren Yalçıntaş, şunları kaydetti:

        ''S&P hak ettiğimiz artırımı yapan ilk kredi değerlendirme kuruluşu oldu. Benim kanaatim diğer değerlendirme kuruluşlarından da benzer artırımların gelmesi yakındır.

        Birinci önemli nokta; notumuzun yatırım yapılabilir ülke seviyesine çıkması demek, uzun vadeli fonların ülkemize gelişinin kolaylaşması demek. Bu da cari açığın finansmanında nispeten kırılganlık yaratan kısa vadeli fonlar yerine, uzun vadeli fonlar alacaktır ve cari açığın yarattığı kırılganlık derecesi azalacaktır.

        İkinci önemli nokta da, gerek kamu, gerekse özel sektör daha düşük faiz maliyetleriyle borçlanacaktır. Borçlanmanın maliyetleri daha da düşecektir. Bu da bizim rekabetçiliğimiz açısından son derece olumlu bir gelişmedir. Bizler hem sağlam kamu maliyesiyle, hem düzgün finans sistemiyle, hem de yüksek büyüme oranlarıyla devam ettiğimiz takdirde, Standart and Poor's görünümü pozitif olarak belirlediğinden dolayı, bizim performansımız devam ederse, önümüzdeki aylarda da yeni bir not artırımı yapabileceğinin de işaretini vermiştir. Görünümün pozitif olarak belirlenmesi bu demektir.''

        İTO Başkanı Yalçıntaş, S&P'nin bu adımını Türkiye'nin uzun süredir hak ettiği bir payenin verilmesi olarak gördüğünü ifade ederek, ''Cari açık finansmanında iyileşme, borçlanma maliyetlerinin düşüşü dolayısıyla ekonomiye olumlu katkı olacağını düşünüyorum. Maliyetin düşmesi ve uzun vadeli fonlara ulaşmanın daha kolaylaşması nedeniyle de hem yatırımlar üzerinde olumlu bir etkisi olacaktır hem de işletmelerin maliyetlerini düşürecektir'' dedi.

        "PORTFÖY YATIRIMLARI AÇISINDAN POZİTİF OLABİLİR"

        Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED), S&P'nin not artırımıyla ilgili olarak, portföy yatırımları açısından bu not artırımının pozitif etkili olabileceğini, doğrudan yatırımlar açısından ise daha uzun vadeli yatırım ortamına ilişkin mikro politikaların devamına ihtiyaç olduğu bildirildi.

        YASED'den Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's'un (S&P), Türkiye'nin ''BB '' olan yerel para cinsinden kredi notunu ''BBB-''ye yükseltmesiyle ilgili AA'ya yapılan açıklamada, Türkiye'nin yerel para cinsinden not artırımının önemli ve çok olumlu bir gelişme olduğu belirtildi.

        Açıklamada, şunlar kaydedildi:

        ''Her ne kadar Türkiye yatırım yapılabilir ülke statüsünde değilse de, S&P tarafından cari açıkta iyileşme, iç kredi genişlemesinde yavaşlama ve sosyal politikalarda iyileşmenin devamı ile güçlü mali performansın sağlanmasının başka not artırımlarını getirebilecek olduğunu belirtilmesi ise önemli bir sinyaldir. Portföy yatırımları açısından bu not artırımı pozitif etkili olabilir. Doğrudan yatırımlar açısından ise daha uzun vadeli yatırım ortamına ilişkin mikro politikaların devamına ihtiyaç var.

        Ancak önümüzdeki dönem için Türkiye açısından her ne kadar riskler ağırlıkla yurt dışı kaynaklı olmaya devam etse de, hem kredi notu görünümü hem de genel olarak büyümenin sürdürülebilirliği açısından maliye politikalarında beklenen ve güven artırıcı önlemlerin zamanlı bir şekilde gerçekleştirilmesi büyük önem taşıyor. Bu açıdan orta vadeli programda gereken politika ve önlemlerin yer alacağını umuyoruz.''

        "UMUT VERİCİ"

        Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Yönetim Kurulu Başkanı Rızanur Meral, Standard&Poor's tarafından Türkiye'nin notunun iki kademe birden artırılmasının umut verici olduğunu bildirdi.

        S&P tarafından Türkiye'nin yerel para cinsinden notunun BB 'dan BBB-'ye yükseltilmesi ve görünümün pozitif belirlenmesini AA'ya değerlendiren Meral, uluslararası piyasalardaki durgunluğa karşın Türkiye'nin cazibesinin gündengüne artan bir merkez haline geldiğini ifade etti.

        Türk finans sisteminin güçlenmesinin özel sektör açısından pozitif bir gelişme olduğunu aktaran Meral, bir süredir TUSKON üyelerinin yabancı heyetlerle kurduğu temaslarda da olumlu sinyaller aldıklarını belirtti.

        S&P'nin Türkiye'yi verdiği notun önümüzdeki dönemde artacağına inandığına dikkat çeken Meral, ''Tüm dünyada ikinci bir dip konuşulurken ve birçok ülkenin notu düşürülürken, Türkiye'nin notunun yükseltilmesi krizin ne kadar iyi yönetildiğini ve piyasalar açısından doğru kararlar alındığını gösteriyor'' dedi.

        Siyasi istikrarın devam etmesinin de finansal yapıya olumlu yansıdığına dikkati çeken Meral, şunları kaydetti:

        ''Bunun yanı sıra cari açıktaki iyileşme de global piyasalar açısından dikkat çekici bir gelişme. Cari açığın düzelmesiyle birlikte döviz cinsinden not artırılmasını bekliyorum. Doğru adımlar ile yatırım yapılabilirlik düzeyinde daha iyi bir noktaya geleceğimize inanıyorum.''

        "TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GÜCÜNÜ ORTAYA KOYUYOR"

        Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, bugün gerçekleşen bu not artırımının, elde edilen başarıların uzun süre geciken bir tasdiki niteliğinde olduğunu belirtti.

        Boyner, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's'un (S&P), Türkiye'nin ''BB '' olan yerel para cinsinden kredi notunu ''BBB-''ye yükseltmesiyle ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye'nin 2000-2001 krizi sonrasında doğru ve yerinde reform adımları attığını ifade etti.

        Bugün gerçekleşen bu not artırımının, elde edilen başarıların uzun süre geciken bir tasdiki niteliğinde olduğunu söyleyen Boyner, ''Bu tasdik aynı zamanda, doğru politikalar ve adımlar sürdürüldüğü takdirde ülkemizin 10 yıl içinde gelebileceği yere de işaret etmektedir'' dedi.

        Türkiye ekonomisi açısından ulaşılan bu tarihi noktanın, Türkiye ekonomisinin gücünü, küresel geçerliliği olan bir ifadeyle ortaya koyduğuna işaret eden Boyner, şunları kaydetti:

        ''Önemli bir bölümü hükümetimize ve ekonomi yönetimine atfedilmesi gereken bu başarının diğer temel aktörleri ise, ülkemiz ekonomisinin itici gücü yatırımcılarımız, girişimcilerimiz ve her krizden sonra gücünü ve inancını kaybetmeden geleceğe yönelen fertlerimizdir. TÜSİAD olarak inanıyoruz ki, ekonomimize olan güvenin korunması, yapısal reform çabalarının devam ettirilmesi, makroekonomik ve finansal istikrarın daha da güçlendirilerek sürdürülmesi, bugün ulaştığımız noktayı ülkemiz ekonomisi için büyük bir sıçrama basamağına dönüştürebilir.''

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ