Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Wall Street filmleri kriz yaratıyor - İş-Yaşam Haberleri

        HABERTURK.COM / UFUK KORCAN / ÖZEL HABER

        Tüm dünyada yatırımcılar karar alırken farklı yöntemlere başvurur. Kimi teknik analize inanır, kimi mali analize kimi de her ikisine. Bazıları da hislerine güvenerek yatırım tercihlerini belirler.

        Geçmiş yıllarda yaşananların ile piyasalardaki trend arasındaki ilişkiye bakanlar da yok değil.

        Örneğin, Hollywood’ta çekilen Wall Street filmleri.

        Bu yılın başında Bloomberg’te yayınlanan bir grafik, son yıllarda dünyanın finans merkezi olan Wall Street’i konu alan filmlerinin borsalara pek yaramadığını gösteriyor.

        Oliver Stone’un yönettiği ve Micheal Douglas’ın başrolünü oynadığı 1987 yılında gösterime giren “Wall Street 1” filminin ardından S&P 500 Endeksi’nde yüzde 23’lük kayıp yaşandı.

        2000 yılında izleyicilerle buluşan ve başarısız bir öğrencinin bir borsa şirketindeki hızlı yükselişini anlatan “Boiler Room” filmi de yatırımcılara “uğursuzluk” getirdi. Boiler Room filminin ardından S&P 500’de yüzde 46’lık düşüşün olduğu bir trende girildi.

        2010 yılında gösterime giren “Wall Street 2” olarak bilinen “Wall Street: Money Never Sleep” adlı film bu görüşe istisna olabilir. Ancak filmin çekildiği tarih olan 2009 yılı baz alındığında film borsalarda dev çöküşün habercisiydi. Filmin çekildiği yılın ardından S&P 500 Endeksi’nde büyük bir düşüş yaşandı ve hisseler ortalama yüzde 48 değer yitirdi.

        Hollywood’un son Wall Street konulu filmi ise başrolünü Leonardo Dicaprio’nun oynadığı “The Wolf of Wall Street” 2013 yılının sonunda gösterime girmişti. Filmin sinema severlerle buluşmasının ardından “Yeni bir çöküş daha mı geliyor?” soruları gündeme gelmişti.

        Yılbaşından bu yana ABD borsalarında yaşanan ralli “Bu iddia bu kez tutmayacak” beklentisi yarattı. Ancak Wall Street’te son dönemde yaşanan düşüş filmler ile düşüş arasındaki korelasyonun yükseliği iddiası konusunda “acaba?” dedirtti.

        2013 yılını 1848 puan seviyelerinden kapatan S&P 500 Endeksin, 18 Eylül’de 2012.34 puana kadar çıktı. Bu süreçte hisseler ortalama yüzde 9’a yakın değer kazandı. ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırım sürecine başlayacağını daha yüksek sesle dile getirmesinin de etkisiyle S&P 500, 18 Eylül-15 Ekim arasında tam yüzde 9.55 düştü. Başka bir ifadeyle Wall Street, 9 aylık kazancının tamamını 1 ayda geri verdi.

        Eğer ABD borsalarında düşüş ederse yatırımcılar bundan sonra yeni bir Wall Street filmi daha çekilmemesi için ellerinde geleni yapabilirler!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ