Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para Yunanistan'ın borcunun yarısı siliniyor - Makro Ekonomi Haberleri

        Avrupalı liderler, küresel baskının sorumluluğu ile finansal krize karşı savaşmak için tahvil sahiplerini Yunanistan'ın borcunda kaynaklanan yüzde 50 kaybı alma konusunda ikna ederken kurtarma fonunu da 1 trilyon euro (1.4 trilyon USD) destekleyecekler.

        Lideler dört gün arayla ikinci kriz toplantısındaki 10 saatlik görüşmede her ne kadar ana maddelerde kilitlenmiş olsalar da borç batağından çıkış yolunu bulduklarını açıkladılar.

        Alman Şansölye Angela Merkel sabaha karşı saat TSİ 5.15'te Brüksel'de basın mensuplarına verdiği demeçte "Dünyanın ilgisi bugün bu konuşmalara kilitlendi. Biz Avrupalılar bu gece doğru karara vardığımızı gösterdik." dedi.

        Açıklamanın ardından euro ve hisseler Asya işlemlerinde değer kazandı. MSCI Asya Pasifik Endeksi yüzde 1 yükselirken Standard & Poor's işlemlerindeki vadeli kontratlar ise yüzde 1.1 tırmandı.

        Euro Bölgesi liderleri, gece boyunca pazarlık yaptıkları özel bankaları, ellerindeki Yunan tahvillerinin değerini yüzde 50 kırpmaya ikna etti.

        Yunanistan'ın 350 milyar avro civarındaki kamu borcunu en az 100 milyar euro düşürerek büyük ölçüde sürdürülebilir hale getiren hamle bankalara pahalıya patlarken liderlerin finans sektörüne yaptığı ''ya hiç, ya yüzde 50'' tehdidi işe yaradı.

        Euro Grubu Başkanı ve Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, özel sektörün elindeki Yunan tahvillerinin yüzde 50 kırpılması önerilerinin kabul edilmemesi halinde ''tam iflas'' seçeneğine hazırlandıklarını itiraf etti.

        Bu durumda yüzde 50'ye razı olmaktan başka çare göremeyen bankalar, ellerindeki Yunan tahvillerini nominal değer üzerinden değerini tek bir kalemde 205 milyar eurodan 102,5 milyar euroya indirmeyi kabullendi.

        Bankalar temmuz ayında Yunan tahvillerinin değerini ortalama yüzde 21 kırpmayı kabullenmiş fakat aradan geçen sürede Atina'nın durumunun daha da kötüleşmesi üzerine bu adım yeterli görülmemişti. Yunan tahvillerindeki kırpılma en fazla bu ülkenin bankalarını olumsuz etkileyecek.

        Yunanistan Başbakanı George Papandreu, zirvenin ardından yaptığı açıklamada, borç indirimi operasyonu nedeniyle ''muhtemelen bazı bankaları kamulaştırmak zorunda kalacaklarını'' söyledi.

        Papandreu, kamulaştırılarak yeniden yapılandırılacak bankaları sağlıklı hale getirerek tekrar özelleştirebileceklerini belirtti.

        Anlaşma sağlanana dek Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile birlikte bankalar üzerinde büyük baskı kuran Almanya Başbakanı Angela Merkel de aldıkları sonucun beklentilerin üzerinde olduğunu dile getirerek Yunan tahvillerinin yüzde 50 kırpılması hakkında ''Yapabileceğimiz tek bir öneri vardı, o da kabul edildi'' dedi.

        Zirve kararlarında, borç indirimiyle birlikte Yunanistan'a yine Avro Bölgesi ve Uluslararası Para Fonu ortaklığında bu yıl içinde yeni bir paket hazırlancağı ve bu şekilde bu ülkenin borç yükünün 2020 yılına kadar gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 120'sine çekileceği belirtildi.

        YENİ CEPHANE

        Avro Bölgesi liderleri Yunanistan'ı tekrar kurtarırken sırada bekleyen İtalya ve İspanya gibi ülkelere destek için 440 milyar avroluk Avrupa Finansal İstikrar Fonu'nun kaynaklarını 1 trilyon avro düzeyine çıkarma kararı aldı.

        Bunun için Çin başta olmak üzere yüksek cari fazlaya sahip ülkelerden sermaye çekmeyi bekleyen Avro Bölgesi, üyelerinin hazine kağıtlarına yapılacak yatırımlara Fon üzerinden güvence sunarak faiz oranlarının gerilemesini sağlamayı hedefliyor.

        Yetkileri artırılan Avrupa Finansal İstikrar Fonu, bugüne dek Avrupa Merkez Bankası tarafından kısmen üstlenilen rolleri krizle mücadele rolünü devralarak, birincil ve ikincil piyasalardan tahvil alabilecek ve zordaki bankalara kredi verebilecek.

        Öte yandan, Avro Bölgesi zirvesinde harcamalarını kısması konusunda Almanya ve Fransa tarafından baskı altına alınan İtalya, emeklilik yaşının yükseltilmesi, özelleştirme ve çalışma piyasasını esnekleştirme yoluyla yılda 5 milyar avro ilave tasarruf sözü verdi.

        Zirve kararlarında, İtalya'dan ekonomik büyümeyi teşvik ve kamu borcunun indirilmesi konusunda ''iddialı takvim'' uygulaması ve emeklilik yaşını 2026 yılına kadar 67'ye yükseltme konusunda atılacak adımları kararlaştırması talep edildi.

        DÜN NELER OLDU?

        Euro Bölgesi liderleri borç sorunu ve Yunanistan’ın kalıcı olarak kurtarılmasına yönelik çözümönerilerini görüşmek üzere dün Brüksel’de toplandı. Dört gün içerisinde ikinci defa toplanan liderler yine piyasaları rahatlatacak ortak bir zemin üzerinde buluşmakta zorlandı. Özellikle Yunanistan’ın borçlarının silinmesine yönelik konu görüşmelerin kitlenmesine neden oldu. Temmuzda yapılan zirvede bankalar Yunanistan’dan alacaklarının yüzde 21’inden vazgeçme konusuna onay vermişti.

        ZORLAMA OLMASIN

        Ancak özellikle Almanya’nın başını çektiği bir grubun sürdürülebilir bir çözüm için Atina’nın borçlarının yüzde 60’ının silinmesi gerektiği yönünde getirdiği teklif tartışmaları tetikledi. Gün içerisinde toplantılardan dışarıya sızan haberlerde AB’li yetkililer ile bankalar arasında Yunanistan'ın borcuna uygulanacak indirime yönelik görüşmelerin durdurulduğu bilgisi yer aldı. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkililere dayandırılan habere göre bankalar, Yunanistan'ın borcuna kesinti uygulamasının zorla değil, gönüllü bir katılımla olmasını istiyorlar. Almanya Başbakanı Angela Merkel ise bankaların yükümlülüklerinin yüksek tutulmasında kararlı.

        IMF DESTEĞE HAZIR

        Ancak borç sorununun çözümünde Almanya ile ortak hareket eden Fransa bu konuda çözüm ortağıyla tamamen farklı bir tutumiçerisine girdi. Yunan bankalarına getirilecek yüksek yüzdeli bir borç affından özellikle Fransız bankalarının kötü etkilenecek olması Fransız yetkililerinin plana karşı kısmi tavır almalarına neden oldu. Diğer yandan Uluslararası Para Fonu’nun (IMF), Euro Bölgesi'nin kurtarma fonu Avrupa Finansal İstikrar Fonu (EFSF) tarafından oluşturulması önerilen, ''özel amaçlı yatırım aracı''na katılmayı düşündüğü bildirildi.

        AB BAŞARISIZLIĞA MAHKUM

        ABD Merkez Bankası’nın eski Başkanı Alan Greenspan başta Euro Bölgesi olmak üzere Avrupa Birliği’nin mevcut sorunlarını aşamayacağını ileri sürdü. Greenspan Avrupa’nın, kuzey ve güney ülkeleri olarak bölünmüş olması nedeniyle başarısızlığa mahkûm olduğunu söyledi. Greenspan, AB üyesi ülkeleri arasındaki farklılıkların sorun olduğunu belirterek, "Euro ortaya konurken, güney Euro Bölgesi ülkelerinin, kuzeydeki ülkeler gibi davranmaları, İtalyanların, Almanlar gibi davranmaları bekleniyordu. Ancak öyle davranmadılar. Onun yerine Kuzey Avrupa, Güney Avrupa'nın aşırı tüketimini sübvanse etti. Şimdiki cari işlemler açıkları ortaya çıktı" diye konuştu.

        AVRUPA'NIN SAĞLAM BİR LİDERLİĞE İHTİYACI VAR

        Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet, Avrupa ülkelerinin tamamının belirlenen hedeflere bağlı olmalarının sağlanması için sağlam bir liderliğe ihtiyaç olduğunu vurguladı. Trichet, "Prensiplerimizi, uyumlu şekilde yönlendirirsek, savunabiliriz” dedi.

        ANALİSTLER KARARI DEĞERLENDİRDİ

        Dünyanın önde gelen bankalarının analistleri, dün Avrupalı liderlerin Avrupa kurtarma fonunun genişletilmesine onay vermesi ve tahvil sahiplerini Yunan tahvillerinde yüzde 50 zarar yazmaya ikna etmesinin euroya etkilerini tartıştı.

        Euro bugün dolar karşısında sabah 8:09 itibariyle yüzde 0.9 değerlenerek 1.4027 seviyesine yükseldi.

        Barclays Plc döviz stratejistleri Arrop Chatterjee ve Yuki Sakasai

        AB liderler zirvesinin, borç krizinin çözümü konusunda önemli adımlar kaydettiğine, ancak ciddi noktaların detaylarda gizli olduğuna dikkat çeken Chatterjee ve Yuki Sakasai, yorumlarında şöyle dedi:

        "Piyasalar, borç kriziyle mücadele etmek için çok az destek sağlandığını düşünebilir. Ancak euro için birkaç olumlu faktör de var. Ancak tümbunlar kısa vadeli faktörler ve önümüzdeki birkaç ayla sınırlı."

        Chatterjee ve Sakasai, Euro Bölgesi'ndeki risklerin daha belirgin hâle gelebileceğini, uygulamada sorunlar çıkabileceğini ve mali sorunların hâlâ var olduğunu belirterek, euroda önümüzdeki üç ay için düşüş tahminlerini korudu. Barclays analistleri Avrupa Merkez Bankası'nın da daha fazla parasal genişlemeye gitmek durumunda kalabileceğini söyledi.

        Citigroup G-10 döviz stratejileri müdürleri Steve Englander ve Todd Elmer:

        Englander ve Elmer, paketin önümüzdeki sene ya da daha uzun süreli olarak piyasalarda Euro Bölgesi'nden kaynaklanabilecek bir felaketi önlemeye yeterli olduğunu, ancak Euro Bölgesi'ndeki büyüme sorunlarını gidermeye yeterli olmadığını söyledi. Citigroup stratejistleri, sorun çıkarabilecek birçok ucu açık sorunun olduğuna da dikkat çekti.

        Englander ve Elmer ayıca, "bu paketin euroya uzun vadeli destek sağlayabileceğini sanmıyoruz" dedi.

        UBS AG döviz stratejisti Chris Walker

        Walker, dün akşamda kaydedilen en büyük aşamanın Uluslararası Finans Enstitüsü ile yatırımcıların Yunan tahvillerinde yüzde 50 zarar yazması konusunda anlaşılması olduğunu belirtti.

        Paketin kısa vadeli etkilerinin piyasalar ve riskli para birimleri için olumlu olduğunu söyleyen Walker, ancak uzun vadede AMB'nin faizleri indirme ihtimalinin, euronun uzun vadeli görünümüne zarar verdiğini ifade etti.

        Societe Generale SA döviz araştırmaları müdürü Kit Juckes

        İlk intibanın olumlu olduğunu, ancak beklentilerin tam olarak yönetilememiş olduğunu savunan Kit Juckes, uzun vadeli görünümün döviz piyasalarında değil tahvil piyasalarında kendini belli edeceğini söyledi.

        Juckes, "10 yıllık İtalyan hazine kağıtlarının getirisi hâlâ yüzde 6'larda ve bu oranın krizin kontrol alınmasından önce düşmesi gerekiyor" dedi.

        Royal Bank of Canada kıdemli stratejisti Sue Trinh

        Trinh, Avrupa'daki borç krizinin çözülmediğini, ancak mevcut durumda istikrar sağlanmasının dikkatleri Avrupa'dan ABD'ye ve 3. tur parasal genişlemeye çevireceğini belirtti.

        Lloyds Bank Corporate Markets piyasa stratejileri müdürü Charles Diebel

        Yetkililerin önemli adımlar atmış olduklarını, ancak hâlâ daha eksik bekleyen kısımların olduğuna dikkat çeken Diebel, önümüzdeki aylarda manşet risklerin olabileceğini, açıklamaların yalnızca zaman kazandırdırdığını söyledi.

        Royal Bank of Scotland Group döviz stratejisti Paul Robson

        Piyasaların şimdilik olumlu yaklaştığını belirten Robson, ancak bu paketin çevre ülkelerdeki bozulmaları önleyemeyeceğini, yayılma riskinin de hâlâ var olduğunu savundu.

        Robson, EFSF'nin hangi kaynaklar kullanılarak genişleteceğine ilişkin belirsizliklerin de bulunduğunu, bu sebeple bunların yakından takip edilmesi gerektiğini aktardı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ