Instagram'ın Türk yıldızları GALERİ
iPhone'daki İnstagram uygulaması içimizdeki fotoğraf tutkusunu gün yüzüne çıkardı
Meğer Instagram'ın ilham kaynağı, Kodak firmasının 1960'larda ürettiği, Instamatic adlı polaroid kameraymış. Instamatic, fotoğrafçılığı ucuz ve kolay ulaşılabilir bir uğraş haline getirmiş. Ne karanlık odaya ihtiyaç kalmış, ne allengirli solüsyonlara... Herkes çektiği fotoğrafı anında görebiliyor. Bugün Instagram da Instamatic kadar heyecanla karşılanıyor, hatta dünyada iphoneography (iPhone fotoğrafçılığı) üzerine konferanslar düzenleniyor, kitaplar çıkıyor. Fotoğraf dünyasında iphoneography'yi ve Instagram'ı devrim olarak kabul edenler var. Bir yıl içinde 15 milyon kullanıcının sürekli olarak fotoğraf çekmesini sağladığı, dahası en pahalı makineleri satın alabilecek kadar zengin olanlarla diğerlerini aynı platformda buluşturduğu için...
Ben de yılın en önemli dijital fenomeni sayılan Instagram'ın bazı ünlü kullanıcılarıyla konuşmaya karar verdim. Fotoğrafta biri profesyonel, biri amatör, öteki çaylak olan ama Instagram'da Türkiye ve dünyadan binlerce hayranı bulunan 3 Iger'ı seçtim. İşte Mustafa Seven, Mehmet Kirali ve Çiler Geçici'nin anlattıkları...
Mustafa Seven: Çok demokratik bir ortam
Mesleği fotoğrafçılık. Instagram'a başta sadece profesyonel kameralarla çekilmiş fotoğraflarını yüklüyormuş. Ama iphoneography'i o kadar sevmiş ki, telefonuyla da fotoğraflar çekmeye başlamış. Filtrelere karşı; fotoğrafın saf, katıksız halini tercih ediyor...
"İşim benim için çok sıkıcı hale gelmişti, amatör ruhumun kaybolmaya yüz tututuğunu hissediyordum. Instagram bana kendimi kazandırdı, fotoğraf çekme heveslisi bir adam oldum, hobim haline geldi.
"Instagram çok demokratik bir ortam. Eskiden fotoğrafçılık çok para gerektirirdi, şimdi herkes çekebiliyor, daha şahane bir şey var mı? İstanbul hızla dönüşüyor. Instagram sayesinde, yüz binlerce fotoğrafçı, İstanbul'u, diğer şehirleri kaydediyor. Çiler küçük Ayasofya'da şahane bir duvar çekmişti, birkaç gün sonra gittiğinde o duvarın boyandığını görmüş. İyi ki çekmiş yani!
"Bir eleştiri şu olabilir: Kullanılan filtrelerin de etkisiyle, Instagram'da her yer olduğundan daha renkli ve güzel görünüyor, her gün önünden geçtiğiniz sıradan bina bir mimari başyapıt gibi durabiliyor. İyi tarafı ise şu: Farkında olmadığımız güzellikleri görmeyi öğreniyoruz. Ben ara sıra sert fotoğraflar da yüklüyorum. Mesela kurban bayramında elinde yeni kesilmiş bir kelleyle sokak yürüyen bir çocuğu çektim."
Endüstriyel mutfak tasarımlarıyla ilgili bir işi var, aynı zamanda uzun zamandır fotoğrafla ilgili. Instagram'a sadece iphoneography'e uygun fotoğrafları, yani cep telefonuyla çektiklerini yüklüyor. İş görüşmesine giderken bile, üzerindeki takım elbiseyle çok tuhaf görünebileceğini falan düşünmeden fotoğraf çekebiliyor; gerekirse yerlere yatıyor, gerekirse duvarlara, surlara tırmanıyor... Civilking adını kullanan Kirali, en çok İstanbul'u ve kedileri çekmeyi seviyor.
"Panpiş muhhabbeti yapanları bir kenara bırakırsak, Instagram amatör fotoğrafçıların kendilerini göstermeleri için olağanüstü bir platform. Çünkü sadece fotoğraflar konuşuyor. Etiketler, sosyal sınıflar, dil ve din ayrımları yok, kimse kimseyi rakip de hissetmiyor ve kaba yorumlar katiyen yapılmıyor. Bir de hırsızlık hiç hoş karşılanmıyor. Senin fotoğrafını alıp 2-3 filtre uygulayarak kendi çekmiş gibi sunanlara hemen tavır alınıyor, yaptıkları ifşa ediliyor.
"Başlarda yaşlıca bir Rum beni takip etmeye başladı. Fotoğraflarına bakınca Türkiye'den göç etmiş biri olduğunu hissettim. Öyleymiş gerçekten. Arkadaş olduk. Onun aracılığıyla gene Instagram'da bir gün ABD'de yaşayan başka bir Rum'la tanıştım. 'Sizin İstanbul fotoğraflarınızı babaanneme gösteriyorum' diye anlattı. Babaannesi her gün 'Yeni fotoğraflar geldi mi' diye soruyormuş. Türkiye'nin tanıtımı için milyonlar harcanıyor ya, Instagram sayesinde biz bunu çok daha doğrudan ve etkili yapıyoruz. Başka ülkelerdeki takipçilerimizden İstanbul'u görmeye gelen o kadar çok kişi oldu ki."
Çiler Geçici: Instagram'daki barış atmosferini seviyorum
10 yıldır Hayal Kahvesi'nde "organizatör" olarak çalışıyor. Fotoğrafta çok yeni ama Audiosoup adıyla şimdiden Instagram'ın yıldızlarından. En çok İstanbul'un kuytu köşelerini ve kapıları çekmeyi seviyor. Yabancı takipçilerinden bir yayıncı, onun şahane kapı fotoğraflarından 5'ini kullanmak istemiş. Türkiye'den bir yayınevi de bu fotoğrafları kitap yapmayı istiyor. Geçici'nin en önemli özelliği işi gereği rock'çılarla çalışması. "Hepsini Instagram'cı yaptım" diyor.
Zerda, Hanım'ın Çiftliği ve şu sıralar TRT'de yayınlanan Mavi Kelebekler dizisinde ve Irak Savaşı'nı anlatan Myth adlı tiyatro oyununda rol alan genç aktör, sıkı Instagram kullanıcılarından. Setteyken bile fotoğraf çekiyor, sonra da onlara özel isimler veriyor.
"Instagram şu aralar en büyük hobim. Aslında çocuk yaştan beri görsel sanatlarla ilgiliyim, resim yapmak kadar, fotoğraf çekmeyi de çok seviyorum. Günlük hayatta birçok ayrıntıya takılıyorum ve bunları hikâye anlatır gibi kompozisyon haline getiriyorum.
"Fotoğraf makinesi taşımak bazen güç olabiliyor, Instagram cep telefonunda zaten yüklü olduğundan hep yanımda. Yani istediğim an fotoğraf çekebiliyorum. Bu şekilde şahsi blogum Uzun Hikâye için de görsel malzeme temin etmiş oluyorum. Gezmeyi ve hikâye anlatmayı çok sevdiğimden, bir de işim gereği sürekli farklı yerlerde bulunduğumdan, günde 20-30 fotoğraf çekebiliyorum."