Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Teknoloji Uçak ve uyduda da babayiğit arıyoruz! - Teknoloji Haberleri

        D-8 Ekonomik İşbirliği Örgütü'nün yeni genel sekreteri Seyyid Ali Muhammed Musavi, bir örgüt olarak D-8'in de hayalleri olduğunu söyledi. Bir D-8 markası oluşturmak istediklerine dikkat çeken Musavi, "Gerek otomobilde, gerek uçakta, hatta bir uydu bile olabilir. Niye olmasın ki? Türkiye, İran , Endonezya ve Malezya'nın bu alanlarda ciddi altyapıları var'' dedi.

        D-8'in haziran ayında 15. yılını doldurduğunu hatırlatan Musavi, 15 yılın bir örgütün sesini duyurabilmesi için çok uzun bir süre olmadığını söyledi. Örgütün henüz başlangıç aşamasında olduğunu kaydeden Musavi, bugüne kadar ağırlık verdikleri konunun kurumsallaşma olduğunu dile getirdi. İslamabad Zirvesi'nde bu konu ile ilgili çok önemli adımlar atıldığını aktaran Musavi, ''Buna yönelik D-8 Şartı, Küresel Vizyon Belgesi, idari düzenlemeler ve personel yönetimine ilişkin yeni belgeler onaylandı. Özellikle D-8'e uluslararası alanda resmi tanınırlık kazandıran D-8 Şartı'nın kabulü bir dönüm noktasıdır. Şimdiye kadar siyaset, planlama üzerinde çalıştık, fakat artık proje üzerinde çalışacağız. İsmimizi daha çok göreceksiniz'' diye konuştu.

        D-8 kurulurken 20 farklı konuda işbirliği alanının belirlendiğini hatırlatan Musavi, daha sonra ticaret, enerji, ulaştırma, tarım ve sanayi olmak üzere ''5 öncelikli alan'' belirlendiği ve 2008'de Kuala Lumpur Zirvesi'nde 10 yıllık hedeflerin öngörüldüğü bir yol haritası ile bu 5 alanda çalışmaların yapılmasının kabul edildiği bilgisini verdi.

        SOMUT PROJELER AZ

        Musavi, D-8'in birçok çalışma alanı olduğunu ancak somut projelerinin çok az olduğunu belirterek, bunun en önemli nedeninin D-8 çerçevesinde finansal bir mekanizmanın olmaması olduğunu söyledi.

        Ekonomik İşbirliği Örgütü, Karadeniz İşbirliği Örgütü ve İslam İşbirliği Örgütü gibi örgütlerin bünyelerinde ticareti ve projeleri finanse eden bankalar bulunduğuna dikkati çeken Musavi, kendilerinin hiç bir finansal mekanizmasının olmadığını, bir finansal mekanizma kurulabilmesi için 2 hafta önce ortak yatırım finansmanı oluşturulmasına yönelik bir toplantı düzenlendiklerini ifade etti.

        Projeleri gerçekleştirmek için mali kaynağın gerekli olduğunu vurgulayan Musavi, ''Bizim de örgüt olarak hayallerimiz var. Dışişleri bakanları tarafından zirvelerde dile getirilen bir D-8 markası oluşturmak istiyoruz. Gerek otomobilde gerek uçakta, hatta bir uydu bile olabilir. Niye olmasın ki? Türkiye, İran , Endonezya ve Malezya'nın bu alanlarda ciddi altyapıları var. Ancak bu potansiyelin kullanılabilmesi ve harekete geçirilebilmesi için finansman alt yapısı lazım. Eğer biz bu fonu oluşturabilirsek, projelerimiz de devamında gelecektir'' şeklinde konuştu.

        'GÜÇLÜ BİR MISIR İSTYORUZ'

        Mısır'ın özellikle yönetim değişikliğinden sonra D-8 işbirliğine çok önem vermeye başladığını belirten Musavi, İslamabad Zirvesi'ne Mısır Devlet Başkanı Mursi çok istemesine rağmen katılamasa da, kıdemli yardımcısını göndererek örgüte verdiği önemi gösterdiğini söyledi.

        D-8 tarihinde Mısır'ın ilk defa bu düzeyde temsil edildiğini belirten Musavi, ''Biz D-8 içerisinde güçlü bir Mısır istiyoruz ve bunun da örgüte katkısının çok büyük olacağını düşünüyoruz. 2013 yılında D-8 Sanayi Bakanları Toplantısı'na Mısır ev sahipliği yapacak'' şeklinde konuştu.

        Türkiye ve İran ile birlikte D-8 içerisinde aktif bir Mısır'ın hem ekonomik gelişmeye hem de bölgede yaşanan istikrarsızlığın çözümüne katkı sağlayacağını vurgulayan Musavi, sözlerini şöyle tamamladı:

        ''Mısır Devlet Başkanı Muhammed Mursi ve İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın on yıllar sonra ülkelere yaptıkları karşılıklı ziyaretlerle ilişkilerin normalleşmesi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'nın gerek İran gerekse Mısır ile ilişkilerini arttırma gayreti hem bölge hem de D-8 için önemli gelişmelerdir. Bölgenin bu üç önemli gücü olan, birbirleri ile tarihi bağlara sahip bu ülkelerin arasında ilişkilerin gelişmesi ve işbirliğinin artması bölge halkının refah ve huzuruna da katkı sağlayacaktır.''

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ